12 Mart 2009 Perşembe

sevgili günlüğüm

herkese selamlar hürmetler sevgiler saygılar vesaireler falanda filanlar(ne uzun başlangıç)
asiçiçek bu hafta ne yaptı??? asiçiçek'ten flash flash haberler:)))
önce dün akşam kabusunu anlatayım,işten çıkmış masum masumane yorgun argın evinin yolunu tutan asiye bir köpek saldırdı,vahşi köpek önce dişlerini göstererek hırladı ve ağzından taşan salyaları oraya buraya fırlatırken bir ayağıylada toprağı eşeliyordu ve çıkardığı ses aynen şöyleydi hırrrrrrrrrrrr hav hav hav...

yaradılış itibariyle oldukça ödlek olan asi kendini biranda kaybediverdi ve olanca cırlak sesiyle anneeeeeeeee babaaaaaaa imdattttt kimse yok mu lan kurtarın beni tecavüze uğruyom yetişin gomşularrrr:)))
iş gereği giydiği topuklu ayakkabılar yüzünden koşamayan, çarpık çurpuk olay mahalinden uzaklaşmaya çalışan asinin yardımına yardımsever mahalla ahalisi yetişiverdi.
gorkma gızım, gorkma yavrım, bu it zaten bağlı görmüyon mu bacım???
bağlımı hani nerde?? nasıl olabilir, hayır açık olması lazım!!! yani şimdi ben boşunamı avaz avaz bağırdım, o değerli nefesimi boşunamı harcadım??? yani şimdi ben topuklu ayakkabılarıma boşunamı lanet okudum, küfrettim. amca sen bu ayakkabılara kaç para verdim biliyon mu?vitrinde tesadüfen gördüğüm,görür görmez aşık olduğum,işte bu işte bu dediğim,bağlandığım sonrasında canla başla sıkı bir pazarlık yapıp, o narin narenciğe, ince topuklu yandan boncuklu,yarım botlarıma en sonunda ne emekler vererek kavuştuğumu biliyon mu?(biraz abarttım mı ne)neyse...oyun burda bitmiş. ikinci perde evde başlayacak asıl asinin haberi yok:))
asi yüreği ağzında, ödü patlamadan nihayet evine vardı. soluk soluğa kalmıştı dili dışarda,gözleri fal taşı gibi pörtlemiş harap bitap yığıldı kaldı koltuğun üzerine. bir müddet hiçbirşey diyemedi.
olayları abartmayı sevmiyordu hem köpekte ısırmamıştı zaten şimdi dallandırıp budaklandırmanın ne anlamı vardı ki?asi sustu yüzünün rengini yorgunluğuna bağladı,bişey demedi bir müddet sonrada normale döndü.
bir yandan çekirdek çıtlatıyor bir yandan da yaprak dökümünü izliyordu asi. pek sevmezdi bu diziyi ama ne yapsın zağar:))) aile izleyince el mahkum oda bakıveriyordu bu parçalanmış aileye acıyan gözlerle...
sonra birden çalan kapının sesiyle irkiliverdiler,kimseyi beklemiyorlardı hemde bu satte???
asi kapıya yönelip sordu kim ooooo(bu satte hangi allahın patavatsızı diye içten içe söylendi)
asi gızım benim dürdane teyzen(ulan bu satte misafir mi olur beyaaa)asi kapıyı açar açmaz karşısında dürdane ile kızı merdanayi pişkin pişkin sırıtırken buldu.
gelenek ve görenekler gereği misafir baş tacı edilir hoş karşılanır. bu böyle gelmiştir ve böyle gidecektir.sinirlendiğini belli etmeden gayet güler yüzüyle hoşgeldiniz nerelerdeydiniz yahuuu gözümüz yollarda kaldı, merdane bu ne güzellik böyle aynalar çatlıycak güzelliğinden:)))bu ve buna benzer, ikiyüzlü yalancıktan iltifatlar edip güler yüzüyle içeri buyur etti misafirlerini.
iki selam kelamdan sonra dürdane teyze başladı palavralarına ve dedikodularına.
bizim merdaneye hergün görücüler geliyeee(tipik bir adapazarı şivesi)ama merdana şimdiye gadar hiç birini beğenmiyee,olmaz öyle tanımak lazım gonuşmak lazım,gızım eyice tanımadan nasıl gabul etsin sen söyle allahan seversen(anneme söylüyor)
benim gızım has gızdır,güzel kızdır, nazlıdır, çocuk gibir öyle kimseciklere güvenip emanet edemem ben gızımı. ortalık bozuk ya bişey ederlerse(tecavüz)
dürdane teyze bunları söylerken merdanenin surak bir karış asık, elinde nenemden kalma şişlerle süveter örüyordu:)))
asi; dürdanenin sesinden tv ye odaklanıp çekirdeklerini çıtlatamamanın hırsını çeke dursun dürdanede bir türlü kalkmak bilmiyordu(bu konuda oldukça anlayışlıdır)
saatler birbirini kovaladı ve en nihayetinde eh bizde galkalım gülüm rahatsızlık verdik gibilerinden sözler söyleyerek yavaş yavaş toparlanmaya başladılar.ve hemen sonrasındada iyi akşamlar gülüm bizede bekleriz gibi bilindik laflarla gittiler(ohhh be nihayet)
kabus gibi bir akşam yaşayan asi nihayet huzura erdi(mutlu son derin bir uyku)THE END

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İzleyiciler